Sancar: Öldüren deprem değil denetimsizlik, tedbirsizlik, rant ve talandır
Çağ63Haber/
Dün Ege Denizinde meydana gelen ve 6.9 diye şiddeti belirtilen deprem, çok canımızı almış şimdiye kadar. 800’den fazla yaralı olduğu söyleniyor. Enkaz altında kaç insanımızın bulunduğu ise tam olarak belirlenemiyor. Ama 150’den fazla insanımızın enkaz altında olduğu tahmin ediliyor.
Ege’nin iki yakasındaki kardeşlerimize geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz
Öncelikle tabii Ege’nin iki yakasını etkileyen bu depremden dolayı hem İzmir ve diğer illerimizdeki insanlarımıza hem de Ege’nin karşı kıyısındaki kardeşlerimize geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet diliyoruz. Yaralıların bir kısmını Ege Üniversitesi hastanesinde ziyaret ettik durumu ağır olanların sayısı çok değil çok şükür. Birçoğu ayakta tedavi edilmiş ve taburcu edilmiş aldığımız bilgilere göre. Enkaz altında kalanları kurtarma çalışmaları büyük bir fedakarlıkla sürüyor. Burada çalışan herkese teşekkürlerimizi iletiyor, kolaylıklar diliyoruz.
Öldüren deprem değil denetimsizlik, tedbirsizlik, rant ve talandır
Depremlerde kurtarma çalışmaları ve yaraları sarma faaliyeti çok önemli olmakla birlikte aslolan depremden önce gerekli tedbirleri almaktır. Çünkü depremin kendisi öldürmez. Öldüren şey tedbirsizliktir, denetimsizliktir, doğanın talanıdır, şehirlerin rant alanı olarak çeşitli çevrelere peşkeş çekilmesidir. İzmir dünyada en tehlikeli fay hatları üzerinde bulunan 20 şehir arasında gösteriliyor. Yıllardır İzmir’de de depreme karşı tedbirler alınması uyarıları yapılıyor. Bütün dikkatler İstanbul’a çekilmişken İzmir’le ilgili çalışmalar için de başta TMMOB’a bağlı uzman kuruluşlar, odalar, bizler, diğer uzman kuruluşlar uyarılar yapıyoruz.
İktidar fay kanununun çıkarılmasını engelliyor
Bir fay kanunu çıkarılması talebi, uyarısı yıllardır yapılıyor. Fay kanunu önemli. Çünkü o kanun çerçevesinde bütün tedbirler alınmak zorunda kalınır. Ama maalesef bugüne kadar fay kanunu da çıkarılmadı. Bizim Meclis’e sunduğumuz bir fay kanunu teklifi var ne yazık ki o da gündeme alınmadı. Öte yandan yapı denetimi konusunda nasıl bir bozuk düzenin olduğunu da her gün çeşitli vesilelerle öğreniyoruz. Bunlarla ilgili gerekli düzeltmeler maalesef yapılmıyor.
Felaketi yaratan diğer bir faktör de unutmaktır
Felaketi yaratan birinci faktör rant düzeni ve buna bağlı olan denetimsizlik ise ikincisi ise unutmaktır. Eğer toplumda bu felaketlerin sebepleri unutulursa rant düzeni de denetimsizlik düzeni de kaldığı yerden devam eder İzmir depremi acı bedelleri ile birlikte bize unutmama gereğini yeniden ve yeniden hatırlatma vesilesi olmalıdır. Her gün televizyonlarda olası İstanbul depremi ile ilgili felaket senaryoları dile getiriliyor ama orada yapıların sağlamlaştırılması, fay hattı üzerindeki binaların yıkılması, yeniden yapılması gibi tedbirler öneriliyor.
Canlarımızı ranta, yandaş kârına feda etmeyeceğiz, ettirmeyeceğiz
Bu çürümüş düzene, insanlarımızı beton yığınlarının altında bırakan bu rant sistemine karşı mücadelemizi kesintisiz sürdüreceğiz. Bu bizim sadece siyasi değil aynı zamanda insani görevimizdir. Bu düzeni değiştirmek zorundayız; canlarımızı ranta yandaş kârlarına feda etmeyeceğiz, ettirmeyeceğiz. Bütün halkımıza sözümüzü tekrarlıyoruz: Sonuna kadar insanların onurlu bir yaşam sürmesi için adalet için hep birlikte herkesle çalışmaya hazırız, bu çalışmaları her alanda yürüteceğiz.